Pozitif kalmayı sürdürmek, son zamanlarda sıkça karşımıza çıkan “Good vibes only / Yalnızca iyi hisler” olarak biliniyor. Ne kadar zor bir durum içerisinde olursa olsun, kişinin yaşadığı bu zorluk karşısında iyimser olmak ve olaylara pozitif yandan bakmaktaki ısrarcı tutumu “Toksik Pozitiflik” olarak adlandırıyoruz.
Genel olarak düşündüğümüzde, iyimser olmak ve olaylara pozitif tarafından bakmak yararlıdır. Stresli yaşam olaylarıyla daha iyi başa çıkmamıza ve psikolojik dayanıklılık oluşturmamıza ve hatta bağışıklık sistemimizin güçlenmesine katkı sağlar. Ancak tecrübe ettiğimiz o zorlayıcı duyguları tümden reddettiğimizde faydadan çok zarar verici bir boyuta ulaşır.
Toksik pozitiflik içeren cümlelere çevremizdeki insanlar tarafından da sıkça maruz bırakılırız. İşinden çıkarılan, önemli bir sınavı geçemeyen ya da bir kayıp yaşayan birine sıklıkla “Üzülme, hakkında hayırlısı değilmiş.” , “Böyle olması gerekiyordu demek ki” , “Her şeye olumlu yanından bak.” şeklinde yorumlar yapıldığını muhakkak duymuşsunuzdur. Bu tür yorumları duymak, kişinin yaşadığı zor duyguları paylaşmasına engel olur, hatta kötü hissetmenin bile yanlış olduğunu düşündürür.
Son dönemde sıklıkla duyduğum, “Mutluluk bir seçimdir, mutlu olmayı seçebilirsin.” cümlesi de toksik pozitiflik içeren bir başka örnek. Yaşadığı olaylar karşısında hayal kırıklığı yaşayan, üzgün biri bu sözü duyduğunda mutlu olamamak kendi hatasıymış ya da kendi beceriksizliğiymiş gibi hissedecektir.
Bu tür cümleleri kuran insanlar genellikle iyi niyetli görünerek teselli verdiklerini sanarlar, ancak karşısındaki kişiyle empati kuramadıklarının farkında değildirler. Bu sözleri sarfederek karşısındaki kişinin duygularını yaşamasına, ifade etmesine engel olduklarının da farkında değillerdir.
Hem kendimiz hem sevdiklerimiz için olumlu duygular deneyimlemeyi isteyebiliriz. Ancak hissettiğimiz tek duygunun mutluluk olmasını dilemek gerçekçi değildir. Terapide, özellikle de Bilişsel Davranışçı Terapi’de düşünce kalıplarımızı değiştirerek sorunlara farklı açılardan bakmayı ve hatta olumlu düşünebilmeyi öğreniriz. Olumlu düşüncenin zararlı hale geldiği nokta ise olumsuz duygulardan kurtulmayı beklediğimiz zamandır.
Toksik Pozitiflik Belirtileri
Toksik pozitifliğe işaret eden davranışlar şunlar olabilir:
- Sorunlarla yüzleşmek yerine onları görmezden gelmek
- Gerçek insani duyguları hissetmek yerine kendinizi iyi hissettiren sözlerin arkasına saklanmak
- Sorunlar karşısında olumlu tavra sahip olmayan insanları küçümsemek
Bir başkası tarafından toksik pozitifliğe maruz kaldığınızı gösteren işaretler ise şunlardır:
- Kendinizi kötü hissettiğiniz için suçlu hissetmek
- İnsani duygularınızı gizlemek istemek
- Acı verici duyguları reddetmeye itilmek
Toksik Pozitiflik ile Baş Etmek
1- Kendinizde veya çevrenizde toksik pozitiflik içeren davranışlar fark ederseniz daha sağlıklı ve destekleyici bir yaklaşım sergilemelisiniz.
İşte kendine hatırlatabileceğin gerçekler;
- Hayat bazen zorlar, böyle durumlarda iyi hissetmiyor olman çok normal. Zorlanıyor olman çok normal, çünkü insansın.
- Bazen işler yolunda gitmeyebilir ve düzelmesi zaman alabilir. Üstesinden gelmek için bazen durman, mola vermende hiçbir sakınca yok.
2- Başkalarını dinlemeye ve destek göstermeye odaklanın.
- Birisi zor bir duyguyu ifade ettiğinde, onu zehirli bir pozitiflikle kapatmayın.
- Bunun yerine, hissettiklerinin normal olduğunu ve onları dinlemek için orada olduğunuzu, üstesinden gelmek için ihtiyaç duydukları desteği sizden alabileceklerini bilmelerini sağlayın.
- İnsanlar çoğu zaman duyulduğunu ve anlaşıldığını hissetmeye ihtiyaç duyar ve sadece bu kadarı bile oldukça yeterli gelebilir.
Toksik pozitiflik kavramının bir de sosyal medyada gerçekleşen versiyonu mevcut bana kalırsa. Bunu da kendi içinde iki kısıma ayırıyorum. Takip ettiğimiz hesaplar ve paylaştığımız içerikler.
“Olumlu” sosyal medya hesaplarını takip etmek bazen bir ilham kaynağı olabilir, ancak bu tür içerikleri izledikten ve etkileşimde bulunduktan sonra nasıl hissettiğinize dikkat etmelisiniz. Pozitif gönderileri gördükten sonra bir utanç veya suçluluk duygusuyla baş başa kalıyorsanız, bunun nedeni toksik pozitiflik olabilir. Bu gibi durumlarda sosyal medya tüketiminizi sınırlandırmayı düşünebilirsiniz.
Kendinizi çok da iyi hissetmediğiniz halde sosyal medyada “–mış gibi” içerikler yani sadece pozitif şeyler paylaşmak da bir çeşit toksik pozitiflik göstergesi olabilir.
Olumsuz duyguları inkar etmek sağlıksızdır. Kabullenip ifade edilen ve özgürce deneyimlenen duygular, kötü etkilerini bırakmadan akıp giderler. Olumsuz duyguları bastırmak ve yok saymak enerjinizi tüketirken, fiziksel sorunların da ortaya çıkmasına sebep olabilir.
Peki siz toksik pozitiflik yaşıyor musunuz?